Kayıtlar

Temmuz, 2005 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mora Çalan

"Kim yeni terleyen bıyığına, sakalına sevdalanmışsa Ölünceye kadar bu daireden dışarıya ayak atamaz" HAFIZ Bakmayın Akdenizin adını anarak blog'uma başladığıma, bakmayın İstanbul'da Üsküdar kıyılarına yakın bir yerde meskun olduğuma ve bakmayın hayatımın 26 yılını İzmir'de geçirmiş olmama... Böğürtlene "mora" denilen Karadeniz kıyılarında başlamış hikâyem... Ve yalın yürek kaldığımız çöllerde rastladığım şairin dizelerinden iktibas ettiğim "mora çalan mavi" kelâmı tesadüf değil. Kırtasiyelerin raflarında mor mürekkep bulundurmadığı, pazarcıların tezgâhlarında mora satmadığı, "Akdeniz'in ufka doğru mora çalan mavisi"ne pek kimsenin itibar etmediği, harflerin üzerindeki şapkaların ihmal edildiği, ebonitlerin, nanotekstillerin, genetik kopyalamaların, insansı robotların çağında, yine bir başka teknolojik nimeti kullanarak bu yazıları yazandan, okuyanlara selâm olsun...