Mutlu Seneler (4)
Julyen takvim Roma’nın
emperyal takvimidir. Roma tarihi ise biraz da Hıristiyanlığın ve kilisenin
tarihidir. Roma’nın “resmen” Hristiyanlaşması Roma’nın takvimine de tesir
edecektir.
Roma’nın pagan din adamlarının elinden almaya, imparatorluğun politikaları için bir araç olarak kullanmaya çalışarak geliştirdiği Julien takvim, bir süre sonra Roma’nın elinden çıkar ve kalıcı olarak Kilise’nin eline geçer. Zamanın bilimsel olarak ölçeklere ayrıldığı Julien takvim giderek Hıristiyan sembollerle dolu bir aygıta dönüşür.
16. asra gelindiğinde güneş yılı ile Jülyen takvim arasında (11 dakika 14 saniye) * 1300 sene = 243,4 saatlik, yani yaklaşık 10 günlük bir fark ortaya çıkmıştır. Paskalya Mart ayının başına doğru on gün kadar kaymıştır. Oysa Hz. İsa Pesah’ta ölmüştü ve Paskalya ilkbaharın başlangıcını izleyen ilk dolunay günü kutlanmalıydı.
Kilise, 4. asırdan itibaren
Jülyen takvimi kendine mal eder. Takvimde yer alan pagan Roma törenlerini
Hristiyanlığın anma günleri ve yortuları ile değiştirir: Hz. İsa’nın doğumu,
ölümü, göğe yükselişi, yeniden dirilişi, melek ve aziz yortuları, haftalık
ibadet günü yeni takvimin içine itinayla yerleştirilir.
272 – 337 seneleri arasında
yaşayan I.Konstantin Roma’nın reformcu imparatorudur. Başşehri Roma’dan
İstanbul’a nakletmesi ve imparatorluk dinini Hristiyanlık olarak kabul etmesi reformist
kişiliğini gösterir. I.Konstantin Hristiyanlığı sadece devlet dini olarak
belirlemekle kalmaz, aynı zamanda onun hem özüne hem de biçimine dönük
kuralların belirlenmesinde etkin ve başat bir rol oynar.
I. Konstantin şehirlerde Pazar
günü çalışmayı yasaklar 321 senesinde. Bu Roma’nın Hristiyanlıktan önceki dini,
güneş dini Sol Invictus’un istirahat günüdür. I.Konstantin Sol Invictus ile
Hristiyanlık arasında uzlaşma sağlayacak bu düzenlemeyle, toplumun yeni dine
geçişini kolaylaştırmayı amaçlar.
Noel ve Paskalya tarihleri de itinayla
Julyen takvime yerleştirilir. Dini anma ve tören günleri tarım faaliyetlerinin
en az olduğu zamanlara denk getirilir. Katolik Kilisesi’nin başlıca anma ve
tören günleri şöyledir:
6 Ekim
|
Hasat Bayramı
|
|
1 Kasım
|
Azizler Yortusu
|
Bilinen ve bilinmeyen tüm azizlerin anıldığı gün
|
11 Kasım
|
Aziz Martin Günü
|
|
27 Kasım'dan
itibaren 40 gün |
Advent
|
Hz.İsa’nın doğumunun beklendiği 40 günlük dönem
|
6 Aralık
|
Aziz Nikola Günü
|
|
8 Aralık
|
Meryem Ana Günü
|
Hz. Meryem'in doğum günü
|
24-25 Aralık
|
Noel Yortusu
|
Hz. İsa'nın doğumgünü. Pagan gelenekte Mitra'nın
21 Aralık'taki doğum gününden türetilmiştir.
|
26 Aralık
|
Aziz Stefan Günü
|
İlk Hristiyan şehidin anılması
|
Noelden sonraki
ilk Pazar |
Kutsal Aile Yortusu
|
Hz. Meryem, Hz.İsa ve Hz.Yusuf'un anılması.
|
6 Ocak
|
Epifani
|
Bebek Hz.İsa’ya üç müneccimin ziyareti.
Hz.İsa’nın
ilk Tanrısal mucizesini gösterdiği tarih. Şeria Nehri’nde yıkanması. |
2 Şubat
|
Hz.İsa'nın
mabede girişi |
|
14 Şubat
|
Aziz Valentine Günü
|
Zeus ile Hera'nın evlenme tarihi önce
hristiyanlaştırıldı, daha sonra Sevgililer günü olarak kapitalistleştirildi.
|
17 Mart
|
Aziz Patrick Günü
|
İrlanda'da katolikler tarafından kutlanır.
|
24 Mart
|
Palmiye Pazarı
|
|
Mart - Nisan
|
Kutsal Cuma
|
Paskalya’dan önceki son
Cuma. Hz İsa’nın çarmıha
gerildiği gün. Büyük Perhiz’in son günü. |
Mart - Nisan
|
Kutsal Cumartesi
|
Paskalya'dan önceki son Cumartesi.
|
Mart - Nisan
|
Paskalya
|
Pazar günü.
|
Mayıs - Haziran
|
Küçük
Paskalya |
Paskalya'dan 50 gün sonra kutlanır. İsa'nın ölüp
tekrar dirilerek göğe yükselişinden sonra Kutsal Ruh'un Havarilerin üzerine
çöktüğü gün.
|
15 Ağustos
|
Meryem Ana'nın
göğe yükselmesi |
Hz. Meryem'in bedenen ve ruhen cennete alınması
|
Roma’nın pagan din adamlarının elinden almaya, imparatorluğun politikaları için bir araç olarak kullanmaya çalışarak geliştirdiği Julien takvim, bir süre sonra Roma’nın elinden çıkar ve kalıcı olarak Kilise’nin eline geçer. Zamanın bilimsel olarak ölçeklere ayrıldığı Julien takvim giderek Hıristiyan sembollerle dolu bir aygıta dönüşür.
***
Malûm Hz. İsa,
İsrailoğullarındandır. İsrailoğulları Hz.Musa’nın liderliğinde Mısır’dan
çıkışlarını her sene Pesah (Fısıh) Bayramı olarak kutlar. Kitab-ı Mukaddes’te
anlatılanlar göre Yahudiler Mısır’da esirdir. Allah, Mısırlılar ve Firavun’a 9 bela
vermiş ama Firavun yine de akıllanmamıştır. Onuncu bela ise insan ve hayvanlardan
her ailenin en büyük çocuklarının aynı anda ölmesi olacaktır. Tüm Yahudiler
buna mani olmak için birer kuzu kesip, kanıyla kapılarını işaretler. Bunların
üzerine Firavun, Yahudileri Mısır’ı terk etmeleri konusunda serbest bırakır.
Yahudiler ise ekmek hamurlarının mayalanmasını dahi beklemeden Mısır’ı terk
eder.
Bu olay Yahudi inancı ve
kimliği içiin en önemli hatıralardan biridir. Pesah bir bayram olarak her sene
kutlanırken, ardından gelen 7 gün de “Mayasız Ekmek Bayramı” olarak kutlanır.
Hz. İsa da “son akşam yemeği”ni
yediği gece talebeleriyle beraber Pesah’ı kutlamaktaydı. Çünkü Yahudilikte
Pesah hep beraber yenen bir akşam yemeği ile anılır. Hristiyan inancına göre Hz. İsa o yemekten sonra
tutuklanır, o yemekten sonra Romalılar tarafından yargılanır. Yine Hristiyan inancına göre Sabat arefesinde bir Cuma günü çarmıha gerilir ve sonra gömülür. İki gün sonra Pazar
günü evvela mezarının boş olduğu farkedilir. Daha sonra talebelerine mucizevî bir şekilde
görünür ve onları vazifelendirir. Hristiyanlıkta bu yeniden doğuşun gerçekleştiği Pazar gününe
Paskalya denir.
İnciller Hz. İsa’nın Pesah’ta
yani hamursuz bayramında öldüğünü yazar. Hristiyan dünya onun ölümünü ve
dolayısıyla yeniden doğuşunu standart olarak anabilmek ister. Hristiyanlar’a
göre Hz.İsa ilkbaharın başlangıcını izleyen ilk dolunay günü, bir Cuma günü öldürülmüştür.
Öyleyse dolunaydan sonraki ilk Cuma ölüm, Pazar ise dirilme yani Paskalya günü
olmalıdır.
Peki buna ne zaman ve kim
karar vermiştir? İznik’te toplanan meşhur konsül 325 senesinde alır bu kararı
diğer bir çok kurucu kararla birlikte. Konsül Paskalya’nın 21 Mart’taki
ilkbahar başlangıcını izleyen dolunaydan sonraki ilk Pazar günü kutlanmasına
karar verir. Paskalya asırlarca bu tarihte kutlanacaktır.
***
16. asra gelindiğinde, Papa
XIII. Gregorius döneminde Katolik Kilisesi sıkıntı içindedir. Katolik kilisenin
bin yıllık mutlak iktidarını paylaşmak isteyenlerin sayısı, onun iktidarını kabul
etmek istemeyenlerin sayısı artmaktadır. Reform hareketleri Kilise’nin
itibarını adamakıllı azaltmıştır. Coğrafi keşifler yeni dünyaların kapılarını
açar. Tarım toplumu bir ticaret toplumu haline dönüşmektedir. Tüccarlar için
vakit nakittir. Kilisenin zamanı duyuran çanlarına ilaveten saat kuleleri ve
saatler girmeye başlar toplumların hayatına. Kilise sarsılmaya başlayan dünyevî iktidarını
teçhiz etme kaygısındadır. Dertler büyüktür…
Bütün bunlar yetmezmiş gibi Julyen takvimin bir seneyi 365 gün 6 saat (365,25 gün) kabul etmiş olması da giderek sorun yaratmaya başlar. Çünkü aslında bir güneş yılı 365 gün 5 saat 48 dakika 46 saniyedir (365.24219 gün). Senelik 11 dakika 14 saniyelik bu sapmadan dolayı Paskalya, İznik konsülünün belirlediği ilkbahar başlangıcından giderek uzaklaşmaktadır. Yaklaşık her 130 senede bir günlük sapma meydana gelir.
16. asra gelindiğinde güneş yılı ile Jülyen takvim arasında (11 dakika 14 saniye) * 1300 sene = 243,4 saatlik, yani yaklaşık 10 günlük bir fark ortaya çıkmıştır. Paskalya Mart ayının başına doğru on gün kadar kaymıştır. Oysa Hz. İsa Pesah’ta ölmüştü ve Paskalya ilkbaharın başlangıcını izleyen ilk dolunay günü kutlanmalıydı.
Komisyonlar toplar Katolik
Kilisesi, tartışmalar yapılır. Papa XIII.
Gregorius başkanlığında bir çözüm bulunur 1582’de. Bulunan çözüm
radikaldir: Jülyen takvimden 10 gün atılır. 4 Ekim, Perşembe gününü takip eden
gün 15 Ekim, Cuma olarak belirlenir. Yeni yılın başlangıcı Hz.İsa’nın sünnet
edildiğine inanılan gün olan 1 Ocak’a alınır.
Esasen Gregoryen takvimin
yaptığı değişiklik teknik olarak Julyen takvimin yıl hesabındaki sapmasını
gidermekten ibarettir. Gregoryen takvim de Julyen takvim gibi 365 günden oluşur
ve dört yılda bir 366 çeker.
Yorumlar